Sağlık
Yeni Pandemi Olur Mu ?
“Yeni Pandemi Olur Mu ?” herkesin kafasının bir köşesinde duran düşüncelerden biri.Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanı (TÜSEB) Erhan Akdoğan, iklim ve çevre değişiklikleri, şehirleşme ve artan uluslararası dolaşım gibi etmenlerin, yeni ve tehlikeli salgın riskleri arz ettiğini öne sürdü.
“Yeni Pandemilerin Görülme Olasılığı Çok Yüksek”
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın da katıldığı toplantıda konuşan TÜSEB Başkanı Erhan Akdoğan, yeni pandemilerin görülebileceğinin sinyalini verdi. Kovid-19 pandemisi ile dünyanın yeni bir döneme girdiğini kaydeden Akdoğan, pandeminin getirdiği olumsuz sürecin ekonomik, politik ve sosyal etkilerinin de sürdüğüne dikkat çekti. Türkiye’nin tıbbi cihaz altyapısı ve aşı çalışmalarıyla salgın sürecinde etkin mücadele ortaya koyduğuna işaret eden Akdoğan, bu mücadelenin en önemli unsurlarından birinin de dijital sağlık altyapısı olduğunu kaydetti. İklim ve çevre değişiklikleri, şehirleşme ve artan uluslararası dolaşım gibi etmenlerin, yeni ve tehlikeli salgın riskleri arz ettiğine dikkati çeken Akdoğan, “Gözüken o ki bilim otoriteleri tarafından gelecekte de yeni pandemilerin görülme olasılığı çok yüksek olarak değerlendirilmektedir” diye konuştu.
Yeni Pandemi Toplumlarda Farklı Travma ve Kırılmalara Yol Açtı
Ağır tehdit dönemi atlatılmış olsa da küresel salgının halen sona ermediğini Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca ise tarih boyunca yaşanan salgınların hem beşeri sermayenin hem de medeniyetin birçok değerinin ortadan kalkmasını beraberinde getirdiğini ve her defasında toplumlarda farklı travmalara ve kırılmalara yol açtığını sözlerine ekledi.
Pandemi Sayesinde Hastalıklar Karşısında Hızlı Önlemler Alınması Hususunda Fikir Birliği Oluştu
Bilimsel çalışmaların her yıl yeni insan ve hayvan patojenlerinin ortaya çıktığını tespit ettiğini aktaran Koca, şunları söyledi, “Bunlardan herhangi biri, önümüzdeki pandeminin etkeni olabilir. Bir sonraki küresel salgının ne zaman olacağını tahmin etmek mümkün olmasa da bunun kaçınılmaz olduğunu tarih bize öğretmiştir. Gelecekte karşılaşacağımız küresel salgınların sonucu olarak oluşabilecek insani ve finansal kayıpları sınırlamak için bugünden planlama yapılması gerekliliği açıkça ortadadır. Bilim camiasının, Kovid-19 salgınına hızlı tepki verebilmesi, verilere gerçek zamanlı erişmenin kritik önemini ortaya koymuştur. Yarının hastalıklarının potansiyel olarak artmasını öngörmek, tespit etmek ve önlemek için küresel çapta düzenlemelere ihtiyacımız olduğu dünya sağlık otoriteleri ve önde gelen kuruluşları tarafından sıklıkla dile getirilmektedir. Bu kapsamda, ortaya çıkan hastalıklar karşısında sağlık sistemlerini, ekonomileri ve insanların geçim kaynaklarını korumak adına hızlı önlemler alınmasının gereği hususunda bir fikir birliği oluşmuş durumdadır” Bakan Koca, yarının hastalıklarının potansiyel olarak artmasını hızla tahmin etme, tespit ve önleme şansına sahip olmak için sürveyans sistemlerinde küresel dönüşüme ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, küresel hastalıkların yükünü azaltmak için oluşturulacak ortak misyonda, Kovid-19 salgınıyla başarılı mücadelesi dünyada kabul gören, salgın sürecinde kendi aşısını, tanı kitini, ventilatörünü üretebilen Türkiye’nin de katkısının büyük olacağını bildirdi.
“Geçmiş salgınlardan çıkardığımız dersleri gözden geçirmenin sağlayacağı katkıyı da göz önünde bulunduruyoruz”
Koca, “Salgın sürecinde ülkemizin kazandığı tecrübe ışığında, gelecekte ortaya çıkabilecek pandemiler için ülkemizin yol haritasının belirlenmesi, kapsamlı değerlendirmelerin yapılması, koordinasyonun sağlanması ve stratejilerin belirlenmesi amacıyla konunun tüm paydaşlarının bir araya getirilmesinin, gelecekte ülkemizin karşılaşacağı sorunlara çözüm önerilerinin oluşturulması açısından güvence teşkil edeceğini görerek çalışmalar yürütmekteyiz. Bunun yanında gelecek salgınlardan kaçınmak, olası salgınları önlemek için öncelikle geçmiş salgınlardan çıkardığımız dersleri gözden geçirmenin sağlayacağı katkıyı da göz önünde bulunduruyoruz” diye konuştu.
Tedavi ve Aşı Çalışmaları
TÜSEB’in çalışmalarından bahseden Koca, sempozyumda epidemiyolojiden koordinasyona, altyapı, teknoloji ve iletişim alanlarındaki çalışma ve gelişmelerden teşhis, tedavi ve aşı çalışmalarındaki dönüşümler ve yeni klinik araştırma stratejilerine, potansiyel patojenler ve risklerin ortaya konulmasından gelecek salgınların önlenmesi için yürütülebilecek çalışmalara kadar geniş çerçevede olası salgınların tüm yönleriyle ele alınacağını bildirdi. (Kaynak: Sağlık Bakanlığı) (BSHA)