Gündem
Marmara Üniversitesi’nde neler oluyor?
İddiaya göre Tıp Fakültesi Vakfı, yolsuzluk iddialarıyla gündemde
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde yer alan Tıp Fakültesi Vakfı’nda yolsuzluk yapıldığı iddia edildi. Vakfın amaç dışında harcama yaptığı ve ihtiyaç sahibi tıp fakültesi öğrencileri için toplanan paranın rektör, dekan ve diğer yönetim kurulu üyelerinin özel harcamalarında kullandığı ileri sürülürek, vakıfta incelenme yapılması istendi.
Türkiye’nin en saygın üniversiteleri arasında yer alan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne ait vakıfla ilgili bir takım iddialar gündeme geldi. Üniversitenin öğretim üyeleri arasında ciddi bir huzursuzluk odağı haline gelen Tıp Fakültesi Vakfı’nda ciddi yolsuzluk suçlamaları olduğu ileri sürüldü. Haber merkezlerine gelen ihbara göre yoksul ve ihtiyaç sahibi tıp fakültesi öğrencilerine burs sağlamak amacıyka kurulan vakfın, amaç dışında harcama yaptığı iddia edildi. Bu durumdan rahatsız olan öğretim üyeleri de, evrakların ve tüm para giriş çıkışlarının incelenmesini istedi.
DAHA ÖNCE KAYYIM İNCELEMESİ YAPILDI
ihbar mektubunun devamında ise şu ifadelere yer verildi.
“Kuruluş amacı yoksul ve ihtiyaç sahibi tıp fakültesi öğrencilerine burs sağlamak ve bilimsel faaliyetlere kaynak yaratmak olan vakfın, özel hastanesini satmasından sonra eline geçen yüklü miktardaki parayı değişik yerlerde vakfın amacı dışında harcadığı konusunda ciddi ithamlar var. Daha önce de bu tür iddialar nedeniyle kayyım atanmış olan vakıf, kayyımın görevi devretmesinden sonra yeniden yolsuzluk iddialarıyla çalkalanmaya başladı. Vakıf Genel Kurulu kurucu üyelerinin, vakfın harcamalarını denetlemek ve harcama dökümü istemeleri vakıf yönetimi tarafından sürekli olarak ret edilmektedir. Hastanenin satışından ellerine geçen yüklü miktardaki parayı nasıl ve nerede harcadıkları ile ilgili olarak genel kurul üyelerine hiçbir şekilde bilgi verilmemektedir. Vakıf kasasında olan yüklü miktardaki para yoksul tıp fakültesi öğrencilerine destek amaçlı harcanacakken bu paranın rektör, dekan ve diğer yönetim kurulu üyelerinin özel harcamaları (araba, şoför, temsil ağırlama vs) için kullanıldığı bilinmektedir. Bazı genel kurul üyeleri bu durumu Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne de şikayet etmiş olup bu konuda bir soruşturmanın Genel Müdürlük tarafından yapılması beklenmektedir. Vakıfları denetleyen Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün bir an önce denetim yapmasını, aksi halde geri dönüşü mümkün olamayacak zararların meydana gelebileceği söylenmektedir.”
İDDİALAR, CUMHURBAŞKANLIĞINA İLETİLECEK
Daha önce de yolsuzlukta suçlanan isimlerin yeniden vakıf yöneticisi olduğunun iddia edildiği mektupta, “Vakfın Başkanı olan Tıp Fakültesi Dekanının her konuda Vakıf Genel Kurulu’na Başkanlık yapan Üniversite Rektörü ile birlikte hareket etmesi ve vakfın çıkarlarını korumakla bizzat yükümlü olan kendi öğretim üyelerini dışlayıcı bir tutum sergilemesi de bir başka huzursuzluk sebebi olmaktadır. Üniversite Rektörünün, vakfın yönetimine özellikle kendi Rektör Yardımcısını ataması, kendine çok yakın mali ve iktisadi Başdanışmanlarını vakıf denetçileri olarak seçtirmesi Tıp Fakültesi Vakfı’nı kontrol altına alma gayesinde olduğunu göstermektedir. Daha önceki dönemde vakıfa kayyım atanmasını sağlayan bir diğer öğretim üyesini de kayyımlık sona erdikten sonra kendi yüksek okulunda müdür yapması ve vakfın yönetimine ataması tıp fakültesi öğretim üyeleri arasında infial yaratmıştır. Önceki dönemlerde de vakıf üzerinden yolsuzluk yapmakla suçlanan bu kişilerin yeniden vakfa yönetici olarak atanmaları soru işaretlerini artırmıştır. Kayyım tarafından oldukça yüklü bir tutarda gelirle teslim edilen vakfın şu anda parayı nasıl ve ne şekilde kullandığı bilinmiyor. Genel kurul üyelerinin ısrarlı ve haklı taleplerine rağmen yapılan harcamalara ait hiçbir açıklama yapılmıyor. Bu durum o kadar rahatsızlık vermiş durumda ki tıp fakültesinin öğretim üyeleri toplu olarak Vakıf Başkanına ve Rektöre başvurma hazırlıkları yapıyorlar. Kamu yararına kurulmuş olan ve vakıf senedinde açıkça gelirlerin nasıl kullanılacağı belli olmasına rağmen yapılan harcamaların belgelendirilememesi eğitim ve bilim camiasında can sıkıcı bir haber olarak kulaktan kulağa aktarılmaya başlamış. Üniversite Rektörünün mesaisinin büyük bir kısmını da Tıp Fakültesi Vakfı ile ilgilenmekle geçirmesi diğer fakülte öğretim üyeleri tarafından da şaşkınlıkla karşılanmaktadır. Vakfın gelirlerinin nerelere harcandığı konusundaki gizem, belirsizlik ve üstünü kapama gayreti vakfa yıllardır emek vermiş eski ve faal tüm öğretim üyelerini üzerken konu Cumhurbaşkanlığına da arz edilecektir” denildi.