Sağlık
Gece uyutmayan kaşıntıların nedeni uyuz olabilir
Türkiye’de sivrisinek ısırıklarının artmasıyla birlikte kaşıntı şikayetleri de daha fazla yaşanmaya başladı. Kaşıntılarınızın bir nedeni de uyuz olabilir.
Uyuz kaşıntıları hakkında açıklama yapan Dermotoloji Uzmanı Doç. Dr. Funda Kemeriz, “Uyuz hastalarında geceleri ve sıcakla artan yoğun kaşıntı görülmektedir. Özellikle el parmak araları, el bileği iç bölgeler, koltuk altları, kalça ve karın bölgesinde kaşıntılı yaralar görülebilmektedir” şeklinde konuştu.
Uyuz Olarak Bilinen Skabiyez Hastalığı
Halk arasında uyuz hastalığı olarak bilinen skabiyez hastalığıyla ilgili son zamanlarda vaka artışının giderek yükseldiğine dikkat çeken Dr. Kemeriz, çeşitli uyarılarda bulundu. Uyuz hastalığının Sarcoptes scabiei var. hominis adlı akarın sebep olduğu vücutta yaygın tutulum yapan bir parazitik enfestasyon olduğunu ifade eden Dr Kemeriz, hastalığın deride gece şiddetlenen kaşıntıya ve döküntüye neden olduğunu ifade etti.
Uyuz Hastalığı Havlu Ve Çarşaf Gibi Ortak Kullanılan Eşyalardan Yayılabilir
Hastalık etkeni parazitin bir kişiden diğerine geçmesi için ortalama 15-20 dakika süren yakın temas gerektiğini kaydeden Dr. Kemeriz, “Havlu, yatak çarşafları gibi ortak paylaşılan eşyalar üzerinden yayılabilir. Aile bireyleri arasında kolayca yayılabildiği gibi cinsel ilişki sırasında da bu hastalığın bulaştığı durumlar olmaktadır. Parazitin normal bir el sıkışması ya da sarılmayla bulaşma olasılığı yoktur. Uyuz akarı çok yavaş sürünen bir varlıktır, zıplayamaz, uçamaz. Kediler, köpekler de uyuz hastalığına yakalanabilir. Ancak hayvanlarda görülen uyuz akarı türü insanlarda görülen uyuz akarı türüyle aynı değildir. Kedi ve köpek uyuz akarı insanlara geçse bile, insan derisinde üreyemez ve çoğalamaz, hastalık oluşturamaz. Herkes uyuz hastalığına yakalanabilir; ancak cinsel olarak aktif, birden çok partneri olan yetişkinler, hapishane mahkûmları, kurumsal bakıma muhtaç insanlar, kalabalık koşullarda yaşayan insanlar ile çocukların ya da yaşlıların bakım tesislerindeki insanlar uyuz hastalığına yakalanma riski en yüksek gruplar arasında yer almaktadır” şeklinde bilgi verdi.
Uyuz Hastalığında Yoğun Kaşınan Yaralar Görülür
Uyuz hastalığının ortaya çıkma periyodunun ilk parazit bulaşında (enfestasyon) 3-6 hafta olmakla beraber tekrarlayan bulaşlarda 1-3 gün kadar kısa olabildiğini belirten Dr Kemeriz, “Hastalarda geceleri ve sıcakla artan yoğun kaşıntılı yaralar görülmektedir. El parmak araları, el bileği iç bölgeler, koltuk altları, kalça ve karın bölgesinde bu yaralar görülmektedir. Kadınlarda özellikle tipik olarak meme ve genital bölge, erkeklerde ise genital bölge tutulumu yaygındır. Kaşıntı yaşlı ve çocuklarda çok şiddetli olur. Bu gruplarda hastalık farklı klinik görünümlerle gelebilmektedir” diye konuştu.
Farklı Tanı Yöntemlerine Başvurulabilir
Uyuz hastalığının tanısının klinik bulgu ve tedaviye yanıt değerlendirilerek çoğunlukla hekim tarafından konulduğunu belirten Doç. Dr. Funda Kemeriz, gerekirse dermatoskopiden, mikroskobik incelemelerden, biyopsi, PCR ve serolojik testlerden de yararlanılabileceğini söyledi.
Uyuz Hastalığı Kendiliğinden İyileşmez
Hem kişisel tedavi amaçlı hem de toplumsal bulaşın önüne geçmek için uyuz hastalığının kontrol altına alınmasının ve tedavi edilmesinin şart olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Funda Kemeriz, şunları söyledi:
“Kendi kendine iyileşemeyen bir hastalık olduğundan tedavi için permetrin içeren losyonlar, sülfürik merhemler, Peru balsamı içeren karışımlar, lindan içeren losyonlar, krotamiton içeren kremler ve benzil benzonat losyonları kullanılmaktadır. Boyundan aşağı tüm vücuda uygulanan krem ya da losyonlar vücutta 8-12 saat kadar bekletilir, kullanılan ilaca bağlı olarak tedavi 3 güne kadar sürebilir. Topikal tedavilere dirençli olgularda ya da bu tedavileri tolere edemeyen hastalarda oral ivermektin gibi sistemik tedavi kullanımı bir uzman kontrolünde önerilmektedir”
Hasta Uyuz Tedavisi Öncesi Banyo Yapmalı
Hasta bireyin tedavi öncesi uyması gereken kuralları da hatırlatan Dr. Kemeriz “Hasta mutlaka tedavi öncesi ılık banyo yapmalı, iyice kurulanmalı, uygulama tercihen gece yapılmalıdır. Göbek, genital bölge, vücut açıklıklarının kenarına kadar tırnak altları dâhil parmak uçlarına ve kıvrım bölgelerine kadar uygulanmalıdır. Yaşlılar, bağışıklığı düşük olanlar ve 2 yaşın altındaki çocuklarda ilaçlar saçlı deri, boyun, yüz ve kulaklara da kullanılmalı, ancak ilaçlar mukozalara temas ettirilmemelidir” şekinde konuştu.
Parazitler Ölse Bile Kaşıntı Devam Edebilir
Tedavi sonucu parazit öldürülerek etkisiz hale getirilse bile kaşıntının 4-6 hafta kadar sürebileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Kemeriz, şunları söyledi.
“Bunun nedeni parazitin ölümü sonucu ortaya çıkan antijenik yapılarına karşı vücudun geliştirdiği alerjik reaksiyondur. Bu nedenle sonrasında duruma göre tedaviye sistemik antihistaminik ilaçlar ve topikal steroid içeren kremler eklenebileceğini belirten Doç. Dr. Funda Kemeriz, “Uygulanan antiparazitik topikal tedaviler de tahrişe yol açarak kaşıntı ve kuruluğu arttırabileceği için ek olarak çay ağacı yağı ile aloe vera kremleri de kaşıntıyı hafifletmek için uygulayabilir”
Kıyafetler Mutlaka Yıkanmalı
Uyuz akarlarının kıyafetlerin, yatak takımlarının, mobilyaların veya havluların yüzeyinde 2-3 gün yaşayabileceğinin altını çizen Doç. Dr. Kemeriz, “Kullanılan yatak takımları ve kıyafetleri, kişinin yıkanabilir özel tüm eşyaları 60 derece sıcak suda yıkamak ve sıcak bir kurutucuda kurutmak gereklidir. Yıkanamayan eşyalar 3-7 gün boyunca ağzı sıkı kapatılmış plastik bir torbada tutulmalıdır. Uyuz hastalığının yayılmasını engellemek için ve semptomların ortaya çıkmasının 4-6 hafta arasında sürmesi nedeniyle uyuz teşhisi konulan hasta ile birlikte kişiyle yakın fiziksel teması olan herkes de tedavi edilmelidir” şeklinde konuştu. (BSHA)